Sari Köy
  Köyümüzün Tarihi
 

  İlçenin doğusuna düşmektedir. Kamışçık, Elemin, Fakıdağ, Çürük ile Zile'nin Acıpınar köyleriyle komşudur, ilçeye 17km., il merkezine 107 km. uzaklıktadır.

          Köyün kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemesine rağmen 400 yıllık bir geçmişinin olduğu söylenmektedir. Sarıköy halkının Sivas-Yıldız elinden geldiği söylenmektedir. Yıldızeli'nde de Sarıköy ve Elemin köylerinin bir arada olduğu, bugün de Sarıköy ve Elemin köylerinin bir arada olduğu ve bu ismi oradan aldığı söylenmektedir.

        Köyün geçim kaynağı tarım, hayvancılık ve yurtiçi-yurtdışında değişik mesleklerde çalışmaya dayanır. Özellikle yurtdışında (Rusya, S. Arabistan, Libya) çalışanı çoktur. Yurtiçinde çalışanların çoğu inşaat demircisidir.

        Tarım sulu ve kıraç arazide yapılmaktadır. Arazisi verimlidir. Çekerek ırmağı üzerinde kalan sulu arazide şeker pancarı, buğday, arpa, meyve, sebze ekimi yapılmaktadır.

MUHTAR : Bektaş DUYAR

Ev Tel     : 0 354 472 10 78

Cep Tel  :


Edindiğim bilgiler göre bizim köyün yerleşim tarihi 7 kuşak öncesine dayanmaktadir. Bu da yaklasik 15. Yüzyilin baslangic tarihine dayanmaktadir.  Bir  söylentiye göre  bizden daha önce yerlesmis olan Eleminliler irmak kenarinda oradan gecerken gecici olarak cadir kurmus göcmenlere rasliyorlar. Daha öncesinden onlarinda Sivas yöresinden geldikleri icin bizim köylüleri taniyorlar, ve simdiki Fakidagi (bu bir söylenti ve tahmin)  köyü yakinlarina tahinen kizilkilisie bölgesine yerlesmelerini tavsiye ediyorlar. Bu ilk gelenlerin KEPEKCILER sülalesi oldugu söyleniyor. Daha sonra ekim ayinda kömüsün diskisinin donmasindan dolayi orasini yüksek ve soguk bulup simdiki köyün bulundugu yere yerlesiyorlar.

Köyümüzün Dini inanci hakkinda bilgiler:Anadolu Alevileri; belli ocaklara baglidir. Bu ocaklarin en önemlileri 13. yüzyilda sekillenmislerdir. Dede Garkin Ocagi, Haci Bektas Veli Ocagi, Erdebil Ocagi ve Hubyar Sultan Ocagi, en eski ocaklardir.Hubyar Sultan´in 13. yüzyilda yasadigi biliniyor. Bizim tespitimize göre, Elvan Celebi´nin Menakibül Kudsiyye fi Menasibil Ünsiyye adli kitabinda anlattigi Ayna Dola Dede, Hubyar Sultan´in ta kendisidir.
1240 yilinda Anadolu´daki Oguz Türkmen boylari, Amasya´daki Baba Ilyas`in isareti ile ayaklandilar. Selcuklu Padisahi 2. Giyasettin Keyhüsrev, Tokat-Amasya bölgesinde kaldirip Konya´ya yürüyen Türkmenleri, Kirsehir´de Malya ovasinda bozguna ugratti.O sirada Tokat´ta Ayna Dola Dede bir dergahta halki aydinlatiyordu. 2. Giyasettin Keyhüsrev´in adamlari, ona, Baba ilyas´i tutmamalarini söylediler. Ayna dola Dede, öğretmeni olan Baba ilyas´tan vazgecmeyince Tokat´ta zindana atildi. Sonra Tokat meydanina getirildi ve düsüncesinden vazgecmedigi icin burada derisi yüzülerek sehit edildi.                        Iste bu baski ortaminda Ayna Dola Dede´nin talipleri onu, devlet baskisindan uzak bir yere (bugünkü Hubyar Köyü) getirip defnettiler. Daha sonra, o Hubyar Sultan diye bir lakapla bir vakif da kurarak yüzyillarca halka hizmet ettiler.Bügün, Anadolu´da Sirac Türkmenleri (Orta Anadolu´da, orta Karadeniz bölgeleri basta olmak üzere) onu kendi pirleri olarak kabul ederler.*

*Kaynak: Yazar Riza Zelyut                                              

Saygideger Sariköylüler,

bu görüslere eklemek istediginiz istediginiz baska bilgiler varsa lütfen bana gönderin.

 
  Heute waren schon 10 ziyaretçi (10 klik) hier!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol